Kırşehir’birlikte cesetleri Kızılırmak kıyısında bulunan Şeyma Demir ve Hasan Aydoğan’ı öldürdükleri tez edilen 2 sanığın yargılanmasına başlandı.
Kırşehir Pahal Ceza Mahkemesindeki evvel duruşmada, sanık avukatları, Çıpa ve Aydoğan aileleri hazır bulunurken, vakfedilmiş sanıklar Ş.E. ve S.A. mahkemeye Gürültülü ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı.
“Kişiyi hürriyetinden mahrum terk, nitelikli seksüel hamle, canavarca hislerle eş kanlı” suçlarından yargılanan Ş.E. ve S.A. mahkemede birbirlerini suçladı.
Duruşmada saraka sunulan maznun Ş.E, cinayeti S.A’nın işlediğini doğacak sürerek, şunları kaydetti:
“S.A. ile alay malay Şeyma ve Hasan’ın yanına aracımızla gittik. S.A, kendisini polis güçleri yerine tanıtıp otomobilden 2 genci da zırh zoruyla indirdi. S.A, ikisini de bulunduğumuz aracın arkasına kelepçeleyerek bindirdi. Daha sonradan Kortullu köy yoluna sürerek ıpıssız bire bir alanda Şeyma ile konuşmak için bizi araçtan indirdi. Beni ve Hasan’ı zırh zoruyla dışarıda bekletti. 5-6 an sonradan otomobilden inerek önce Şeyma’yı bilahare de Hasan’ı silahla öldürdü. Bilahare S.A’nın beni bile silahla korkutmasıyla ikimiz gelişigüzel cesetleri aracın bagajında koyduk. Kızılırmak kıyısına gelerek onları nehre attık. Olaydan bilahare S.A. ile buluştuk. Bir parkta konuşmalarımızı ego ses kaydına aldım ve curcunalı kaydını elan sonradan emniyete doğrulama ettim.”
Maznun S.A. ise suçlamayı kabul etmeyerek cinayeti Ş.E’nin işlediğini söyledi.
Olay günü başı ağrıdığı üzere Ş.E’den ağrı kesici istediğini ve sonrasında yaşananların çoğunu hatırlamadığını nâkil S.A, şöyle devam etti:
“Ş.E’nin psikolojik sorunları vardı, akılsal dengesi durumunda değil. Gelişigüzel araçla Ağbayır mevkisine gittik. Orada Ş.E, çocukların bulunduğu araba beraberinde bizim aracımızı durdurdu. Otomobilden inerek kendisini çocuklara polis kendisine tanıtıp onlara bilezik takıp zat aracımıza aldı. Sonraları da benim bilmediğim bire bir köy yoluna gittik. Ş.E, çocukları araçtan indirip ilk Şeyma’yı sonradan Hasan’ı öldürdü. Ben onlardan cari akıl görüp kusmaya başladım. Ş.E’nin silah zoruyla, alay malay cesetleri Kızılırmak Nehri’ne attık. Ş.E’nin anlattığı kabilinden gürültülü kaydı var ise çözümlenmesini istiyorum. Gelişigüzel dinleyelim.”
Murafaa heyeti, sanıkların mevkufiyet hallerinin devamına karar vererek duruşmayı 20 Aralık’a erteledi.
OLAY
Kırşehir’bile iki zinde 25 Mart’ta gömülü, kullandıkları makine Bağbaşı Mahallesi Ağbayır mevkisinde infirak edilmiş vaziyette bulmuştu.
Gençlerden Şeyma Çipo’in cesedi 27 Mart’ta Kızılırmak kıyısında bulunup Akçaağıl köyünde defnedilmiş, 77 gün bilahare da Kızılırmak üzerindeki Sarıyahşi Köprüsü altında Hasan Aydoğan’ın cesedine ulaşılmış ve ardından Dedeli köyünde defnedilmişti.
Olayla ilişkin Ş.E. ve S.A. Kırşehir Inanma Müdürlüğü Asayiş Şubesi ekiplerince yakalanmıştı.
