Çankırı’de, Türkiye İnsan Hakları ve Teadül Kurumu (TİHEK) eliyle “İnsan Hakları İstişare Toplantısı” düzenlendi.
Vali Abdullah Ayaz, 100. Sene Kültür Merkezi’nde düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, sundukları hizmetlerde hiçbir şekilde ayrımcılığa izin etmelerinin mümkün olmadığını söyledi.
İnsan hakları konusunun çok hassas tıpkı bahis olduğunu vurgulayan Ayaz, şöyle bitmeme etti:
“Esasen çok mufassal yıllardır ülkemizin gündeminde. Sonuç yıllarda haddinden fazla makro adımlar atıldı, şu anda burada eş sahipliği yapmış olduğumuz İnsan Hakları ve Teadül Kurumumuz üstelik bu adımlardan tıpkı tanesi. Bu tıpkı yasaklayıcı sistem. Ülkemiz şu anda dünyaya çok belirgin. Bilgiye vurmak çok acul. İnsan hakları üzerine ülkelerde, şehirlerde, ilçelerde veya köylerde yapılan seçkin uygulamanın çıktı yerelliği bahis konusu değil. Bu aslında küresel bire bir iş haline çok kısa müddet süresince içtimai medya mecraları tarafından gelmekte. Bunları anlatmaktaki muradım şu, arada sırada görüyoruz ki amme hizmetlerinde veya ülkemizde yapılan işlemlerde tıpkı hatalı kimi zaman haddinden fazla fazla doğruyu götürebiliyor. Onun için balaban emeklerle sunmuş olduğumuz kamu hizmetlerinde yapmış olduğumuz tıpkısı yanlış, personelimizin keyfi bir hareketi yahut gelişigüzel şekilde bir ihmalimiz haddizatında tıpkı çuval incirin bakımsız edilmesiyle, tıpkısı yanlışın birçok doğruyu götürmesiyle sonuçlanabiliyor ve buna hiçbirimizin hakkı bulunmayan.”
TİHEK Başkanı Aşure Ayı Kılıç, TİHEK’in acun örneklerinde da olduğu üzere hem bir kayırıcı hakları kurumu hem da benzeri muadele kurumu yerine yapılandırıldığını vurguladı.
Özellikle insan hakları alanında, âdem haklarının korunması ve geliştirilmesi konusunda faaliyetler yürütme ettiklerini belirten Tığ, “Geçen hafta 14’üncüsünü gerçekleştirmiştik İzmir’üstelik, zaman burada 15’incisini gerçekleştiriyoruz. Türkiye’yi ülke iklim gezerek diyar bazında, yerli bazda eş hakları ihlalleri nelerdir, hangi asıl ihlallerle karşılaşılıyor, toplumsal farkındalığın artırılması noktasında türe ve sorumlulukları açısından neler yapılması lüzum ediyor, buna ait görüşleri enformasyon zarfında ve imdi sizleri dinleyerek araç altına alıyoruz. Elan bilahare bunu tabir adına kamuoyuyla paylaşıyoruz.” diye konuştu.
Türkiye İnsan Hakları ve Müsavat Kurumu olarak ayrımcılıkla de savaş ettiklerini ifade fail Tığ, şunları kaydetti:
“Andıran zamanlarda giderek henüz fazla arttığını görüyoruz ayrımcı formaliteci ve davranışları. Onun için Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu tıpkı müsavat kurumu olması nedeniyle ayrımcı muamelelere maruz küsurat kişilerin yasada lokalize temeller çerçevesinde tıpkı hizmet ilişkisinde, tıpkısı kısıt, ayrımsız burun, tıpkısı suratsız formaliteci ortaya çıktığı takdirde bizim kurumsal kendisine biricik çıkışlı gurur olarak bu noktada başvuru alıyoruz. Buna ilişkin ilişik başvurulara dair vermiş olduğumuz kararlar, sakat hakları üzerine vermiş olduğumuz kararlar bahis konusu. Bu noktada sadece kamu otoritesinin ululuk makamlarının kişilerin, bireylerin, vatandaşların haklarını ayrımcılık temelinde ihlal etmesi bahis konusu değil. birlikte komşunun komşuya, yani esas eşhas beyninde bile ortaya çıkabilecek ayrımcı formalist ve davranışlara cebin bakım ilişkisi çerçevesinde benzeri yaptırım uyguladığımızı, yönetimsel yaptırım uyguladığımızı ve ayrımcılık yasağının ihlal edildiğine dayalı kurumsal karar verdiğimizi anlatım etmiş olayım.”
Konuşmaların peşi sıra katılımcıların görüş ve önerileri dinlendi.
Toplantıya, kamu gurur ve kuruluşları ile sivil sosyete kuruluşlarının temsilcileri ve muhtarlar katıldı.
