Heyecandan fon kırıklığına: Yunanistan’ın EastMed hezimeti

Gün Doğusu Akdeniz’den çıkarılacak gazın Kıbrıs üzerinden Yunanistan’a, oradan da İtalya’ya ulaştırılmasını hedefleyen EastMed projesine ait geçim, Atina’birlikte Aile 2020’de düzenlenen tıpkı törenle Yunanistan, İsrail ve Güney Kıbrıs Küçük Asya Yönetimi (GKRY) arasında imzalanmış, özellikle Yunanistan ve GKRY’dahi iri heyecan yaratmıştı.

Avrupa’nın gaz temininde Rusya’ya tabi kalmayacağı ayrımsız mütenavip hal adına değerlendirilen projenin, Yunanistan’ı Avrupa’nın enerji güvenliği üzere heybetli bir amil haline getireceği beklentisi oluşmuştu.

ATİNA’BILE HEYECANDAN SAHNE KIRIKLIĞINA

Washington, imzadan iki sene sonradan projeden desteğini çekti. Yunan basınının hükümet kaynaklarına dayandırdığı haberlerde, BENDE’nin, EastMed’e ilişik çekincelerini başka resmi bir alfabe ile (non paper) Yunanistan, İsrail ve Cenup Kıbrıs Anadolu Yönetimi’ne (GKRY) ilettiği bildirildi.

BENDE’nin dile getirdiği çekinceler ortada projenin soylu erki açıdan sürdürülebilir olmaması ve çevresel hassasiyetlere uzak olması gösterildi. ÇAKER’nin, projenin bölgede Türkiye ile gerginliğe sebep olduğunu vurgulaması bile Atina üzere balaban tıpkısı tayf kırıklığı yarattı. Seçkin hangi büyüklüğünde, ÇAKER’nin bölgede planlanan elektrik kâmilen, mekân hassasiyeti yüksek diğer projeleri desteklemeye bitmeme edeceğine işaret edilse birlikte projenin geleceğine ilgilendiren ağır istifham işaretleri oluştu.

Ankara’nın imzaların atıldığı tarihteki “Şarki Akdeniz’üstelik sunu ayrıntılı lep şeridine topluluk olan Türkiye’yi ve Kıbrıs Adası’nın katıksız kaynakları üstünde karşılık haklara ehil olan Kıbrıs Türklerini yok sayan hiçbir proje başarılı olamayacaktır.” şeklindeki öngörüsü gene gündeme geldi.

Yunan uzmanlar, bu kararın engel arkası ve yeni süreçteki beklentilere ilişik AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.

KUL’NİN DEĞİŞEN DIŞ POLİTİKASI

Mail ruz uzmanı Yorgos Margaritis, MEMLUK’nin yıpranmamış umumi siyasetinin, düğümlü bölgelerden uzaklaşarak gücünü Çin ve Rusya karşısında Garp Pasifik’e yoğunlaştırması temelinde belirlendiğini söyledi.

Washington’ın, EastMed’ten uzaklaşmasının da bu çerçevede okunabileceğini kaydeden Margaritis, “Projenin gerçekleştirilmesi, iktisadi, siyasi ve ihtimal üstelik askeri yükümlülükler doğurabilirdi. EastMed ile geçindirmek, mevcut durumda ÇAKER için aşırı ayrımsız yüktü.” dedi.

MAVİ VATAN DOKTRİNİ

Margaritis, ÇAKER huzur gösterse dahi göstermese üstelik Şarki Akdeniz’deki sorunların var olmaya bitmeme ettiğini belirterek “Türkiye’nin Semavi Yurt’ı hayata geçirme niyeti, nahiye devletleri amacıyla boğucu tıpkı kapsam oluşturuyor. İsrail Günindi’dan kopuyor. (Cenup) Kıbrıs, ‘güçlü tıpkı devletin koruması altındaki basit devlet’ (protectorate) tehdidi ile karşı karşıya kalıyor. Yunanistan, Türkiye tehdidinin yükünü hissettiği Iye’birlikte sınırlandırılıyor. Rusya, Suriye, Lübnan ve Darı’ın birlikte mühim öneme sahip Şark Akdeniz’üstelik Türk kontrolünü kabul etmesi edisyon.” ifadelerini kullandı.

“EKONOMİK AÇIDAN KARSIZ BİR PROJE”

Uluslararası İlişkiler Uzmanı Dimitris Kaçonis, ÇAKER’nin projeden desteğini çekmece kararının arkasında hem kazançlı hem birlikte jeostratejik sebepler olduğunun altını çizdi.

Projenin soylu erki açıdan karsız olduğunun yeryüzü esasen beri birçok gönül aracılığıyla söylendiğini hatırlatan Kaçonis, doğal gaz ve petrol alanında canlılık gösteren birçok şirketin etkinliklerini yeşil enerji üzere ayrımlı alanlara kaydırmaya başladığına dikkati çekti.

Kaçonis, jeostratejik açıdan, Türkiye’nin projeden duyduğu rahatsızlığın majör tıpkısı sebep olduğunu belirterek, “ABD, Türkiye’nin EastMed’e tepkilerini görerek bu tepkileri ayn önünde bulundurmak istiyor. Dolayısıyla bölgedeki politikalarını genel kendisine baştan şekillendiriyor.” diyerek konuştu.

ABD’nin hem Türkiye’yi hem birlikte Yunanistan’ı NATO içerisinde bağışlamak istediğine vurgu yapan Kaçonis, “Proje gerçekleşse bile bundan temel soylu erki çıkacak olan çok uluslu menfaat grupları olacaktır. Bölge halkları evet çok bir iki faydasını görecektir ya da tek görmeyecektir. Bölgedeki barışı gözdağı edecek gerilimlere misil küşat ihtimali üstelik bahis konusu.” dedi.

“İŞ BİRLİĞİ VE DİYALOG YOLU BULUNMALI”

Eski Büyükelçi ve Yunanistan Dışişleri Bakanlığı Danışmanı Panayotis Ioakimidis, projenin galiba gerçekleşmeyeceğini öngördüğünü dile getirerek nihai karar amacıyla Avrupa Birliği (SU) Komisyonu vasıtasıyla yapılacak, projenin sürdürülebilirliğine ilgili değerlendirmenin bile mutlaka beklenmesi gerektiğini vurguladı.

Komşu iki mevki olan Yunanistan ve Türkiye’nin içerisinde bulundukları coğrafyadan “kopamayacaklarını” söyleyen Iokimidis, “Biri diğerinin birden yanında olduğu amacıyla uluslararası ülfet ve ferah komşuluk ilişkileri temelinde iş birliği ve diyalog yoluna gitmenin yolunu bulmalılar.” değerlendirmesini yaptı.

Iokimidis, Türkiye’nin Deniz Hukuku Sözleşmesini imzalaması ve “temsilci muhtemelen”den vazgeçmesinin, Yunanistan’ın ise Türkiye’nin AKARSU’ye yakınlaşmasını desteklemesinin çözüm uğrunda majör adımlar olabileceğini savundu.

Share: